7 Şubat 2009 Cumartesi

cumartesi sohbetleri v.III - izzeddin çalışlar/yazar/editör/gezgin


izzeddin çalışlar kitapları, dergi yazıları ve de gezgin olması hasebiyle tanınan ve de bence oldukça kıskanılan bir adam. çokyönlü, maviology dergisi'nin editörü, keyif insanı.. geçenlerde yeni çıkan kitabının duyurusu gelince, hazır gündemde de konu varken onunla sohbet etmek istedim. ancak konuşmamız sıkça internetin gazabına uğradı. sıkça bağlantı kopukluğu oldu ama gene de iyi iş çıkardık bence.. izo'ya söylemedim ama ben sohbeti, olduğu gibi aktarıyorum buraya, virgülüne dokunmadan yani. dolayısıyla yazım hatalarına kimse takılmasın.. ileride bu konuşmalar başka yöne giderse o zaman yazım hatalarını gözden geçiririz tabi:))

izzoo online mısın???
12:13pmIzzeddin
yes
12:13pmErel
ohhh..bir göründün, bir kayboldun, endişelendim:))

12:14pmIzzeddin
ne yapiim?
12:14pmErel
cumartesi sohbetini seninle yapmak istiyorum bu yağmurlu ve gri günde..

12:15pmIzzeddin
buradan mi yapacagız?
12:16pmErel
evet!? burada yapıyoruz.. sonra da ben bloga taşıyorum..uygun mudur senin için?

12:16pmIzzeddin
tabiyatiynan
12:16pmErel
:))))))

12:17pmErel
güzel, bir de tabi taze konumuz var, yeni kitabın!!

12:17pmIzzeddin
e hadi
12:18pmErel
ilk olarak 1932'de yayınlanmış ve şimdi sen dedenin kurtuluş savaşı hatıratını yeniden yayına hazırladın..

12:19pmIzzeddin
eveet, iki sene sonra nihayet bu günleri de gördüm. Bu anı derlemeleri çok uzun sürüyor. Başkalarının yazdıklarını yayına hazırlamak, kendin yazmaktan daha büyük sorumluluk. Dolayısıyla ince ince uğraşmak gerekiyor.
12:20pmErel
eminim daha zordur..bir dolu endişe ekleniyor..zaten yazmanın kendisi de endişeli bir şeyken..

12:23pmIzzeddin
Bence kitap birkaç bakımdan önemli. Editör degil de tarih okuru olarak baktığımda, sürekli şikayet edilmesine rağmen yine de hamasi edebiyatın hakim olduğu bir dönem Kurtuluş Savaşı. En çok bundan kaçındığını söyleyen yazarlar bile aynı tuzağa düşüyor. Oyas bu kitap hem birinci ağızdan hem de gün gün saat saat olan biteni aktarıyor. Sonuçta ortaya çıkan manzara sıkça anlatılandan farklı. Bu basbayağı bir kurmaylar savaşı. Bir halk hareketine indirgemek isteyenler memnun kalmayabilir.
12:24pmErel
senin bu kitabı yeniden hazırlamanın bir sebebi de bu bakış olabilir mi?

12:25pmIzzeddin
Sababi bu degil. Benim bu ise girismemim sebebi, elimde bu belgelerinh bulunuyor olması. Daha once de hiç yayınlanmamış gunluklerini hazırlamıştım. Dedemden kalan butun evrakı layıgıyla yayımlamak istiyorum. Yoksa bende kalacak ve ben bir dede olmayacagım. Bir de garip bir gerçekle karşılaştım. Bu daha önce bilmediğim bir konuydu. Kuvayı Milli'nin kuruluş ve zafere yürüyüşü esnasında ordu içinde görülen demokratik tavrı bugün bile başta siyasi partiler, birçok kurumda bulmak zor.
12:27pmErel
bir bakıma olan bitene bir cevap..

12:30pmIzzeddin
Ben durup dolanıp tarihten ders çıkarılmasından sıkıldım. Tarih, eglenceli, meraklı, heyecanlı bir alan. Dalıp kaybolmayı seviyorum. Ama halen bugün için geçmişten ders çıkarmak da biraz enayilik gibi geliyor. Hakikaten ders çıkıyorsa da bu bizim enayiliğimiz. 2009'a gelene kadar tarih okumamışız, alacağımız dersi almamışız. Şimdi roma imparatorunun lafından ya da Bir Osmanlı kumandanından ders çıkartıyorsak yazık. Ama çıkıyor işte, maalesef hala çıkıyor.
12:32pmErel
bana kalırsa daha da çıkacak ama bizim insanlarımızın refleksleri günlük refleksler.. yeni kuşakatn medet umaksa çok güç zaten..kenan evren'i ressam sanıyor onlar, biliyorsun..

12:33pmIzzeddin
Bu arada Kenan Evren'in en iyi yaptığı iş de resim olabilir tabi. Belki de bunu farketmişler, o yüzden o kategoride değerlendiriyorlardır...
12:35pmErel
belki de:)) bu kitaptan uzaklaşalım, senin yazma işine gelecek olursak, o kadar farklı alanlarda kalem oynatıyorsun ki, gezen, gezdiklerini anlatan ve yazan adam var bir tarafta, diğer tarafta ilişkiler üzerine yazıyorsun..

Izzeddin is online.
1:11pmIzzeddin
Orhan Pamuk, Masumiyet Müzesi'ni yazdıktan sonra, ben ilişkilerle ilgili yazmayı bitirdim. Sabahtan aksama kadar bir seyler yazıyorum. Hepsi birbirinden farklı. İşim bu. Yazı yazarak geçiniyoruz işte... Tür ayırt etme lüksüm yok. Boş zakalnlarımda da bir roman yazdım geçen sene. Taze bitti.
Belli bir süre yaşama hakkı tanınan varlıklarız. Bir gezeenden başka bir yere gitme oanağımız da yok. O zaman ben kendimi bu planetin tamamını görmeye görevli gibi hissediyorum. Beş seneye kadar da bitirmeyi düşünüyorum. Gezdiğim yerleri yazarak yaplaşmamın sebebi buna talep olması. Her derginin, gazetenin bir gezi köşesi var. Bunları doldurmaları gerekiyor. Ama hep aynı yerleri istiyorlar. Kimsenin Bhutan ya da Sri Lanka yazısı istediği yok. Oysa entersan olan az olandır diye bilirim. Dön dolaş, Paris, new york, Mykonos, Bali... Gezmenin iyi tarafı, işimi oralardayken de yapabiliyor olmam. Bodrum kitabını Hindistan'da, bu son kitabı Rodos'ta, bitirdim örneğin. roman ise benimle birlikte 20, 30 şehir gezmiştir. Bir bölümünün tamamını kolombiya'da bir adada yazdım. Oysa roman istanbul'da 1941'de bir Boğaz yalısında geçiyor. Bunun yarattığı yabancılaşma bazen etrafa ve yazdıklarıma bakıp kendi kendime gülmeme sebep oluyor.
Belli bir süre yaşama hakkı tanınan varlıklarız. Bir gezeenden başka bir yere gitme oanağımız da yok. O zaman ben kendimi bu planetin tamamını görmeye görevli gibi hissediyorum. Beş seneye kadar da bitirmeyi düşünüyorum. Gezdiğim yerleri yazarak yaplaşmamın sebebi buna talep olması. Her derginin, gazetenin bir gezi köşesi var. Bunları doldurmaları gerekiyor. Ama hep aynı yerleri istiyorlar. Kimsenin Bhutan ya da Sri Lanka yazısı istediği yok. Oysa entersan olan az olandır diye bilirim. Dön dolaş, Paris, new york, Mykonos, Bali... Gezmenin iyi tarafı, işimi oralardayken de yapabiliyor olmam. Bodrum kitabını Hindistan'da, bu son kitabı Rodos'ta, bitirdim örneğin. roman ise benimle birlikte 20, 30 şehir gezmiştir. Bir bölümünün tamamını kolombiya'da bir adada yazdım. Oysa roman istanbul'da 1941'de bir Boğaz yalısında geçiyor. Bunun yarattığı yabancılaşma bazen etrafa ve yazdıklarıma bakıp kendi kendime gülmeme sebep oluyor.
hat koptu
1:12pmErel
nihayet.. telefonunu bulamadım, delirdim.. ama önce yazdıklarını bir okumama izin ver..

1:15pmErel
yazmayla ilgili ifade ettiklerin ne kadar doğru.. yazan insan böyle birşey işte, yazmadan duramama halini biliyorum..
1:16pmErel
dede olmayacağım dedin, demek kiçocuk konusu kapanmış bir konu senin için, bunu da büyük bir takdirle karşılıyorum doğrusu..
1:18pmErel
konuyu buraya saptırmak istemiyorum tabi..neden istemiyorsun yşudur budur, gereksiz:))) asıl romanını merak ettim şimdi..o daha büyük bir heyecan..

1:19pmIzzeddin
Yaptıklarımdan memnunum, tarz-ı hayatımdan da... Çocuk bunun alternatifi. İkisi birden olacak iş değil. Yemiyor yani...
1:20pmErel
ikisi birden zor, hem de çok zor.. insan eğitmek en zoru..
gerçi sen hcasın da:)

1:21pmIzzeddin
Romana gelinceee... Epey oldu Tan İzi Ya diye bir romün yazmıştım. Açıkçası eleştirmenler gaza getirdi. çağdaş türk absürd edebiyatı diye bir kulp taktılar. ben de bunu pek sevdim. Geçen yıl, "bir tane yazdı, arkası gelmedi" diye bir yazı çıktı. O gün yenisine başladım. Bitti, soğuyor. Bir cila çekip yayınevi aramaya çıkacağım. En siniri de bu.
1:22pmErel
e çok sürmez araman, onlar seni bulur hemen..

1:22pmIzzeddin
yedi sene oldu hocalığa başlayalı. Ben öğrenciyken hocalarımın neyine gıcık oluyorsam aksini yapıyorum. Öğrenciler notlar dışında memnun görünüyor.
Seni okuyorlarsa bulurlar belki...
(Cümle düseni bozuldu, düzeltmen gerekecek)
1:23pmErel
işte baba olsaydın, gıcık olduğun her şeyi çocuğuna da yapardın, hocalık bu yüzden daha işe yarar bir durum..

1:26pmIzzeddin
Babama hiç gıcık olmadım. Beni kendi halime bırakmıştı. O yüzden çocuğum olsa onun gibi bir baba olurdum. Tek isteği devlet memuru olmamdı. Ben ise bir gün bile maaşlı çalışmadım. buna karşın neden varım? diye düşünmüşümdür. Beni yapmayıp o da hayatını yaşayabilirdi... Ama madem varım, keyfini çıkartmalıyım diye düşünürüm hep. Bu da biraz karaciğere dokunuyor tabi. Şu ara perhizdeyim anlayacağın...
Sen de dikkat et, yaşımız geldi...
1:31pmErel
her gün daha dikkatli olacağıma and içiyorum ama pek uzun sürmüyor..:))) bu sohbet daha da uzarmış gibi, baksana.. çok zevk aldım.. yazıların ve varlığınla istanbul'a ve memleketimize renk katmaya devam edersen, memnun olurum..

1:32pmIzzeddin
Milli Piyango çıkmazsa böyle devam edecek...
1:32pmErel
hahahahaha... çıksa ne yazar, sanki susup oturacaksın, köşende..

1:33pmIzzeddin
o zaman sadece şiir yazarım
1:34pmErel
aaaa, bak bu enteresan, bilmiyordum bu yönünü.. bizim yaşlarda şiire tekrar dönülüyor mu nedir, ben de tekrar şiir okumaya başladım..
(foto: ugur bektaş)

Hatıratla ilgiliyseniz:
ORG. IZZETTIN CALISLAR'IN ANILARIYLA
GÜN GÜN, SAAT SAAT
ISTIKLAL HARBI'NDE BATI CEPHESI

Turkiye Is Bankasi Kultur Yayinlari

Hiç yorum yok: