9 Şubat 2011 Çarşamba

YENİ ALBÜM: ELİF ÇAĞLAR- M-U-S-I-C


elif çağlar cazın taze ve genç isimlerinden. ilk solo albümünün ismi M-U-S-I-C!. 16 şubat'ta ghetto'da lansmanı var. albümde yer alan tüm söz ve müzikler elif çağlar’a ait. 1980 doğumlu sanatçı, bilgi üniversitesi müzik bölümü’nde caz kompozisyonu okumuş. sonra new york’ta queens college bünyesindeki 'The Aaron Copland School of Music”te caz performansı üzerine master yapmış.. kendisiyle konsere 1 hafta kala 2de1 için konuştuk:

ilk albüm, ilk heyecan. lansman öncesi duygularınız neler?


sanki ilk defa sahneye çıkacakmışım gibi hissediyorum. kendi şarkılarımdan oluşan bir konser verecek olmak harika bir şey. sahneyi de biraz daha özel kılmak için dekorasyonumuz ve görsellerimiz olacak, çok merak içerisindeyim.

daha önce ghetto'da söylemiş miydiniz?

daha önce 2 defa söyledim ghetto’da, birinde aydın esen&randy esen yeniyıl konserinde konuktum, diğerinde de Four in the Pocket ve bora uzer birleşip, kangroove in the pocket olarak konser vermiştik.
 
çok genç yaşta önemli bir yere geldiniz. bunları 5 yıl önce hayal etmiş miydiniz?

teşekkür ederim bu düşünceniz için ama ben hala önemli bir yere geldiğimi düşünmüyorum. 5 yıl önce de hayal ettiğim şey ile şu anda 5 yıl sonrası için hayal ettiğim şey aynı: inandıklarımdan taviz vermeden, yapabileceğim en içten müziği, sunabileceğim en kaliteli, özenli şekilde sunan bir müzisyen olmak.

birlikte müzik yapmak isteğiniz kim ya da kimler var?

burada beraber çaldığım bütün arkadaşlarım ve hocalarım dışında, biraz daha uçmam gerekirse eğer, richard d. james başta olmak üzere, herbie hancock, radiohead, joni mitchell, jason moran, björk, wayne shorter, hiromi uehara, meredith monk, hatta daha uçayım, hayatta olsaydı kesinlikle duke bllington ve billy strayhorn, thelonious monk… bu liste uçar gider daha..

kariyer için yurtdışında olmak gibi bir düşünceniz var mı?

yurtdışında konserler vermek ve festivallere katılmayı tabi ki çok isterim. ama bunlar dışında, hele de Nu-Dc Records gibi yeni bir oluşumun parçasıyken, yerleşmek ve oradan devam etmek gibi bir niyetim yok.

bir caz şarkıcısının çıkmak istediği en büyük sahne neresidir?

beni dinlemek için kalkıp gelmiş insanların doldurduğu, minicik bir konser salonu bile en büyük sahnedir o anın büyüsü içinde. Hiç düşünmedim başka sahneleri..

en büyük enstrümanınız sesinizse, ikinci büyük enstrümanınız nedir?

sesim, duygularımı, düşüncelerimi, gerçek veya hayal dünyamdaki hikayeleri tüm kalbimle ifade etmem açısından en önemli enstrümanımsa, yine aynı amaç için bir enstrüman teşkil ettiği için “şarkı yazabilmek” diyebilirim.

albümünüzü kimler dinlesin? kimler dinlemesin?

bu albüm herkes için, ulaşabildiği kadar çok dinleyicisi olur umarım.

en çok etkilendiğiniz müzisyenler?

bu liste Stevie Wonder’dan Claude Debussy’e, Herbie Hancock’tan Lauryn Hill’e, Meredith Monk’tan Aphex Twin’e, öyle birbirinden farklı isimlerle uzayabilir ki, bu kadarını saymış olayım ben..

Hiç yorum yok: